Roadrunner United - The All-Star Sessions

Roadrunner United - The All-Star Sessions

Roadrunner United - The All-Star Sessions

Evet sırada 2005 yılının en önemli metal olayı olarak lanse edilen albümün incelemesi var. Hollandalı metal firması Roadrunner 80'li yılların sonunda Annihilator, Death, Obituary, Sepultura ve Death gibi devasa grupların kazandırdığı prestij ile dünya çapında sözü geçen bir firma haline geldi. (lakin sonra kendisini büyüten gruplara başta Death olmak üzere sırt çevirdi o da ayrı bir konu) şimdi firma kuruluşunun 25. yılını devasa bir albümle kutluyor. önderliğini Machine Head Rob, Fear Factory Dino, Slipknot Joey ve Trivium Matthew'un çektiği ekip 18 şarkı bestelemiş ve akıllara zarar bir kadro onlara eşlik etmiş. Dilerseniz şimdi tek tek parçaları inceleyelim..

1- Dagger: Metalcore hatta yer yer nu-metale yakınlık gösteren bu parçadaki en önemli artı solo gitarları gitar sihirbazı Jeff Waters'ın üstlenmiş olması. Attığı olağanüstü solo ile parçaya apayrı bir renk katmış. Giriş için başarılı bir seçim.

2-Annihilation by the Hands of God: Death metal fanlarının en merakla beklediği çalışma. Mikrofonda Gleen Benton, gitarlarda ise James Murphy, bass gitarda da bir başka efsane Steve DiGiorgio var. Fakat beklentimin aksine Florida akımına yakın olmak yerine son dönem Hypocrisy'i andırdı bana. Lakin yine de çok başarılı bu kadar usta isimi bir arada dinlemek ve en önemlisi James Murphy'nin muhteşem sololarını duymak bana keyif verdi.

3- In the Fire: Mikrofonda King Diamond başka söze gerek var mı... Arkasında çalan Trivium, Killswitch Engage ve Ill Nino elemanları ile tam anlamıyla iki kuşağın buluşması. Kesinlikle albümün en yi parçalarından. Heavy metalin en çizgi üstü vokallerinden King Diamond'ı dinlemek tam bir keyif

4- The End: Başlangıçtaki arpeji ile çok kısa olsa da Metallica-Sanitarium'u çağrıştıran parça daha sonra Linkin-Parkvari bir havaya bürünüyor. Lakin nakaratı akılda kalıcı bir şarkı

5-Tired&Lonely: Vokalde Life of Agony'den tanıdığımız Keith Caputo'yu barındırması ile hardcore seven kardeşlerimizin dikkatini çekebilecek bir çalışma. Basit ve eğlenceli riff yapısına, Keith Caputo'nun olağanüstü vokal performansını katınca şarkı albümün saklı hitine dönüşüyor. Kesinlikle çok eğlenceli...

6-Independent(Voice of Voiceless): İşte eski Sepultura özleyenlerin yarasına ilaç gibi gelecek bir çalışma. Ben modern gitar tonlarına ve metalcore gruplarını hatırlatan şıkır şıkır davul geçişlerine rağmen had safhada Beneath the Remains tadı aldım. Max Cavalera, Robb Flynn ve Jeff Waters gibi üç ustayı buluşturması bile şarkıyı önemli kılıyor. Biliyorum ikinciye tekrar ediyorum ama Riffmaster olarak anılan Jeff Waters'ın solosuna dikkat

7-Dawn of Goldenage: Vokalde Dani Filth, bass gitarda Cynic'ten tanıdığımız Sean Malone ve bateride Suffocation'dan Mike Smith. Yer yer grinda kayan davulları, melodik gitarları ve Dani'nin çizgi üstü vokali ile albümün başarılı parçalarından. Koro vokal kısımlarına dikkat...

8- The Rich Man: Bass gitar kullanımı ve parçanın başındaki depressif yapısı ile dikkat çeken parça aynı zamanda bize Robb Flynn'ın klavye başındaki hünerlerini de göstermesine vesile oluyor. Depresif kısımlar harici klasik öfkeli Slipknot soundu hakim

9-No Way Out : Klasik Amerikan punk soundu Junkie XL'ın sampleları ile desteklenmiş, ortaya gayet eğlenceli ve değişik bir birleşim çıkmış. Kesinlikle bir göz atılmalı

10-Baptized in Redemption: Vokalde ex-Coal Chamber Dez, gitarlarda ise Sepultura Andreas ve ex-Fear Factory Dino şarkıda yer alan dikkat çekici isimler. Dez Coal Chamber günlerinin aksine oldukça burtal bir tarz kullanmış, gitarlar ise Fear Factory ve neo-Sepultura arasında gidiyor. Gitar solosu haricinde vasatı aşamayan bir şarkı

11- Roads: Opeth'ten Mikael Åkerfeldt ve Type o Negative'den Josh Silver'ın buluşması. Sonuç ise olağanüstü. Kesinlikle tadı damakta kalan bir parça. Kesinlikle albümün saklı hiti. Muhakkak dinlenmeli.

12-Blood&Flames: Başlangıcındaki olağanüstü gitar melodilerinin yanında vokalist Jesse David Leach'in Bruce Dickinson'ı andıran vokal performansı dikkat çekiyor. Parça güçlü gitar partisyonlarına, akılda kalıcı bir nakarata sahip, ayrıca ikinci yarısında tamamen farklı bir kimliğe bürünüyor. Başarılı

13-Constitution Down : Kadrosunda Steve DiGiorgio, James Murphy ve And LaRocque'yu barındıran dolayısyla bir beklenti altında dinlenen bu şarkı ne yazık ki dinleyicileri hayal kırıklığına uğratıyor. İyi bir bass ve gitar soundu harici extra bir özelliği olmayan basit bir çalışma

14- I Don't Wanna Be (A Superhero) : Vokalde ex-Misfits Michale Graves'i barındıran süper parça bütün dinleyenleri memnun edecek, özellikle eski tarz Amerikan punk severleri. Söylenecek tek olumsuz söz özellikle nakarat kısmına fazlasıyla Dead Kennedys-American Jesus'u hatılattığı.

15-Army of the Sun : Rob Flynn'ın varlığına ve akılda kalıcı nakarata rağmen sıradanlığı aşamamış bir parça. Fazlası ile Machine Head'i andırıyor.

16-No Mas Control : Metalcore severleri memnun edecek bir parça. Agressif gitar riffleri ve ex-Sacred Reich/Machine Head'den tanıdığımız Dave McKlein'ın bateride performansı dikkate değer

17- Enemy of State: Pete Steele'in vokal performansı etkisinde şekillenen ve piyano kullanımı ile bizleri melankoli denizinde yüzdürüyor. Oldukça doomy bir havaya sahip, şarap ve mumu ışığı ile dinlenmesi tavsiye olunur.

2005 yılında birbirinden başarılı albümlerin çıktığı şu zamanlarda belki bu albüm hak ettiği ilgiyi görmeyecek. Ama bir düşünün bu kadar başarılı isimleri bir arada dinleme şansını size kaç albüm sunuyor. Kayıtsız kalınmaması tavsiye olunur.

RICHTER ÖLÇEĞİNE GÖRE...

Müzikalite9
Ruh9
Sunum9
Özgünlük9
Tek kelimeyle nefes kesen bir toplama. Metal tarihinin en başarılı şirketlerinden birinden geçmişe ve geleceğe saygı duruşu
9

ŞİDDETİNDE!

Baran Şahin

Leave a reply

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.