Cidesphere

Özgür: Selamlar Ankara! Selamlar Cidesphere! Röportaj teklifimizi kabul etmeniz bizi hayli memnun etti. Günleriniz nasıl geçiyor?

Cidesphere albüm incelemeleri okuyarak, gelen röportajları cevaplayarak, dizi - film ve iş güç koşturması ile geçiyor.

Baran: Hafta sonu yine Heavy Stage videolarına daldım. Beni en etkileyen ve hislerime en yakın sözü Slim ve Forgotten Tolga Abi söyledi: “Cidesphere kuruluşuna ve dağılmasına tanık olduğumuz grup”. Bu soru ışığında, 18 yıl aranın ardından toplanma kararını aldıran neydi?

Başar: Uzun zaman geçsede Cidesphere'in müzik hayatlarımızdaki ilk ciddi proje olması bizi bir araya getiren güçĺü bağ oldu sanırım.

Oral : Cidesphere hepimiz için hayatımızda yeri olmuş bir gruptu ve hem eskiden yaşadığımız yıllar, yaptığımız işler, o yılların ruhu ve bu yaşımızda Cidesphere olarak yeniden yapabileceklerimiz bizi heyecanlandırdı bence.

B: Heavy Stage geri dönüş konseri sadece konser amaçlı mıydı, yoksa devam etme planı var mıydı?

Başar: Heavy Stage sonrası gelen pozitif feedbacklerin etkisi büyük olmuştur. Ancak ilk reunion görüşmesinden itibaren albüm ve yeni şarkı fikri hep vardı.

Taylan: Geçici bir toplanma olmayacağında hem fikirdik, hatta sadece bir albümle yetinmeme, yeni albümler üretme konusunda da istekliyiz.

Ö: Hammer Müzik etiketli “Interment” ın çıktığı zamanı çok iyi hatırlıyorum ve grubun bu albümünü sevmiştim. Bence Cüneyt Çağlayan, drum programming konusunda çok başarılıydı. En çok baterist değiştiriyorsunuz. Ama son nokta Goremaster ve bence en iyi seçim. Genel olarak soruyorum, Cidesphere gibi bir grupta çalmak için genel kriterler nelerdir?

Başar: Müzik ruh işi bence. Çok teknik olmak, mega hızlı olmak elbette önemli ama ruhlu çalmak ve çalması gerektigi kadar çalabilme yetisine ulaşmış müzikal farkındalık en onemli kriter benim açımdan.

Taylan: Aslında ilk albüm dönemi kadrodaki davulcu değişimleri hep askerlik sebebiyle zorunlu oldu. Yeniden toplandığımızda da yine 18 yıl öncesinden Onur ve Semih’le çalışmayı, kadroyu korumayı düşündük fakat şartların elverdiği ölçüde sadece son konserlerde Semih’le çalabildik. Sadece Cidesphere için değil metal müzik yapmak için ciddi fedakarlık gerekiyor. Ne istediğimizi biliyoruz, her şeyden önce kendi sevdiğimiz müziği yapıyoruz ve sağlam bir arkadaşlığımız var. Gerisi çorap söküğü.

B: Ömürlük imza attık dediğiniz Goremaster gruba nasıl dahil oldu? Beste aşamasına neler kattı?

Başar: Besteler kayıtlıydı. Kendisine demo ulaştırdık ve olumlu dönüş ile başladığımız provalarda Goremaster’ın revizyonları ile şarkıları son hallerine getirdik.

Oral : Cem’le konuşma fikri Başar’dan geldi. İş ve aile hayatı sebebiyle Suicide dışında Ankara’da başka bir grupla full mesaiye girip giremeyeceği ile ilgili grupta “acaba” deyip kıç üstü oturan kişi benim 🙂 İlk görüşmede Cem inanılmaz bir ilgi ve sahiplenme ile olaya yaklaştı. Bizim de eski tayfa sınıfına girmiş kişiler olmamız, 20 yıldan uzun bir karşılıklı geçmişimizin mazimizin olması onu da bizimle çalışma konusunda motive etti bence. Hepimiz “ne konuda ne istiyoruz ve ne yapmalıyız” sorularına %100 aynı şekilde yaklaşıyoruz.

Goremaster: 20 yılı aşkın süredir tanışıklığımız ve yakın muhabbetimiz var. Interment’tan bu yana Cidesphere’in müziğini çok severdim, yeni besteleri de dinleyince yoğun iş/aile gündemime rağmen her şeyi organize ederek heyecanla çalma motivasyonu yakaladım.

B: “Dawn of a New Epoch” un kayıtları nerede ve ne zaman yapıldı?

Başar: Gitar ve Bass’ları kendi ev stüdyomuzda kaydettik. Davul ve vokalleri Midasın Kulaklığı Stüdyosunda Erkan Tatoğlu kaydetti. Mix Master Editing Ünsal Özata tarafından Sound Damage Stüdyosunda yapıldı.

Oral: Pandemi dönemi öncesi kayda başlasak da Pandemi ile beraber mix ve mastering sürecinde işin sonuna beklenenden biraz daha geç ulaştık ki bu dönemde kesinlikle normal bir durum.

B: Yeni parçaları yazarken nelerden beslendiniz? Grupta belli bir besteci var mı? Yoksa parçalar herkesin ortak ürünü mü?

Başar: Benim açımdan beste süreci mevcut ruh hali yansıması. Cidesphere'in karanĺık, zaman zaman depresif yapısı bunun dışa vurumu. Albümü Darkside ve Swedish Death olarak (Bazı incelemelerde bu hissedilmiş) düşünürsek; Swedish partların ağırlıklı hissedildiği Reborn into Extinction, Plague of Greed, Death is Only Ours, Sacred Patronage, Hate Design ağırlıklı olarak Taylan'dan çıkan, Aydın'ın ve benim son halini verdiğimiz şarkılar. Sadist, Dawn of a New Epoch, Living Scars, March of the Backstabbers, Sui Caedere darkside olarak düşünülürse ağırlıklı olarak benden çıkan, Taylan ve Aydın'ın son halini verdiği şarkılar olarak özetleyebiliriz. Oral’ın lirikleri ekleyip Goremaster’ın davulları yazmasıyla, provalarda besteler kollektif bir süzgeçten geçerek tamamlanmış oluyor.

B: Extreminal kritiğinde sevgili Hüseyin'in (Tanyeri) yazdığı gibi 18 yıl bu öfkeyi nasıl diri tuttunuz?

Aslında 18 yıllık bir öfke değil ama bir araya gelince farkında olmadığımız birikmiş bir heyecan şarkılara öyle yansıdı.

B: Testimony Records ile anlaşma nasıl gerçekleşti? Pandemi tur ve konser işlerini kökten bitirse de şirket ile çalışmaktan memnun musunuz? Ve daha önemlisi ne zaman albüm buraya gelecek?

Kayıtlar tamamlanınca şirketlere promo yolladık. En samimi geri dönüş Testimony Records’dan geldi ve imzaladık. Şirketten fazlasıyla memnunuz. Bu müziği yapmaktan zevk aldığımız sürece konser olmasa da, pandemi her şeyi durma noktasına getirse de, şartlar elverdiği ölçüde devam ederiz. Şu an kargo sürecini takip ediyoruz. Umuyoruz en kısa sürede Cd ve plaklar gelir ve dinleyicilerle buluşur.

B: Yeni albümün daha dumanı üstünde ama gelecek planları nedir? Pandemi sonrası ilk konserde neler hayal ediyorsunuz?

Başar: Yeni besteler yazmaya başladık. Arayı çok soğutmadan 3.albümü çıkartmak istiyoruz. Yeni klipler için beyin fırtınası yapıyoruz. İlk konser nasıl olur şu an hayal etmek zor ama bizim için epey heyecanlı olacağı kesin.

Oral: Benim hayalim geri dönüş konserindeki ilk şarkı 🙂 Sahneye çıkış, o coşkuyu hayal ediyorum açıkçası.

B: Albüm için gelen tepkiler nasıl? Beklediğiniz gibi mi?

Tepkiler çok olumlu. Başta Decibel, Legacy, Rock Hard olmak üzere yerli ve yabancı pek çok köklü metal magazinde olumlu albüm kritikleri çıktı. Şu an Güney Amerika'dan Yunanistan'a pek cok röportaj geliyor. Yetişebildiğimiz ölçüde bunlara koşturuyoruz.

B: Yanlış bilmiyorsam grup elemanlarının tamamı Ankaralı. Ankara sahnesi hakkında bize neler söyleyeceksiniz? Sevdiğiniz, beraber çalmaktan keyif aldığınız isimler kimler?

Başar: “Ankara seyircisi bizim için çok ayrıdır” gibi bir tribünel mesaj vermeyecegim. Ankara'da çalmanın anlamlı tarafı uzun süre görmediğimiz eski dostlarımızla görüşme imkanı sağlıyor. Genel olarak gruplarla dostça ilişkilerimiz olur. Spesifik bir grup ayrımı yok benim açımdan. Yeter ki konser olsun ve eğlenelim.

Oral: Cidesphere ile çaldığımız yıllarda ve gittiğimiz yerlerde hep iyi tepkiler almıştık. Tabii ki bir grubun çıktığı kentten o sahneden aldığı reaksiyon çok önemli bir destek. Ankara’da gruplardan ve seyircilerden hep büyük destek gördük. Ankara için en önemli görüşüm budur; siz iyiyseniz sizi desteklemekten ve sizinle beraber eğlenmekten zevk alan kasıntısız, samimi insanlardan oluşan bir sahne Ankara sahnesi. Bu anlayışla Ankara’da olmuş her grup bizim için çalmaktan keyif aldığımız grup olmuştur.

Ö: Seneler önce birlikte split çalışma yaptığınız Suicide sizler için neler ifade ediyor?

Suicide ile ilişkimiz Stüdyo Zoo’ya dayanır. Suicide'dan Erkan Tatoğlu'nun Adnan Yıldız ile kurduğu stüdyo idi. 2000’lerde orası bir okul gibiydi. Halen aktif olan pek çok müzisyen ordan çıkmadır. Bu bağlamda desteğini her zaman hissettigimiz güçlü bir bağı ifade eder Suicide.

B: Yeni albümde en sevdiğiniz parça hangisi ve neden?

Başar: Sadist ve Plague of Greed en sevdigim şarkılar. Nedeni gitar partlarının hissiyati ve Oral’ın duyguyu tam olarak hissedip vokaline yansıtarak şarkıları daha ileri bir seviyeye getirmesi.

Oral: Death is Only Ours, Sadist ve Hate Design benim için bir adım öndeler. Sadist’teki riff donanımı ve ruh, Death is Only Ours’daki enerji ve Hate Design’daki rifflerin tınısı, şarkı düzeni beni yüksek bir mode’a sokuyor.

Taylan: Tüm şarkıları seviyorum, ara ara favorim değişiyor. Bu aralar, atmosferinin diğer şarkılardan farklı olması sebebiyle Dawn of a New Epoch favorim. Aslında neredeyse her albüm reviewında birbirinden farklı şarkılar favori olarak değerlendirildi. Bu dönüşler bizi şarkıların vuruculuğu ve kalitesi konusunda heyecanlandırdı.

Goremaster: Plague of Greed, Sacred Patronage ve Sadist yüksek enerjileriyle albümdeki favorilerim.

Ö: Sizleri daha yakından tanımak isteyenler için sormak istiyorum, müzik dışında nelerle meşgul oluyorsunuz?

Başar: Ben fizyoterapistim ama şu an borsa ile ilgileniyorum. Kripto para teknik analiz aracları gelistirmekteyim. Onun dışında klip yönetmenliği, video editing, grafik tasarım vs

Oral: Geri kalanımız 9-6 diyelim fazla uzatmayalım 🙂

Taylan: Çok standart aile babaları olarak mesai saatlerimiz dışında çocuk ve aile ile zaman geçiriyoruz 🙂 Son zamanlarda lego, satranç, evcilik gibi hobilerim var 🙂

Goremaster: Siber güvenlik ve bilgi teknolojileri alanında çalışıyorum.

Ö: Peki şu anda melodik death metal hakkında gerçekten ne düşünüyorsunuz? Gelecek nesillere bırakmak istediğiniz belirli bir miras var mı?

Başar: Müzik insanın bu hayatta bırakabileceği en kalıcı miraslardan biri. Eski grupların yeni albümler çıkartması sevindirici. Bundan 20 -30 yıl sonra birilerine böyle bir grup varmış dedirtebilirsek ne mutlu bize.

Taylan: Yıllar içinde çok fazla melodik death yapan grup kuruldu, tür olarak kısır diyebileceğimiz yapısından dolayı benzer işler çıktı ve bir süredir underground piyasada tür çok rağbet görmüyor. Kendimizi sınıflandırırken melodeath diyoruz fakat aslında çok farklı alt türler var her iki albümümüzde de. Kendimizi kısıtlamadan içimizden ne geliyorsa o çıkıyor şarkılarda. Yıllar sonra da güzel işler yapmış bir grup olarak biliniyor olmak yeterli hepimize.

Ö: Pandemi süreci sona erdiğinde, metal sahnemiz türünü daha kapsayıcı hale getirmek için neler yapabilir?

Metal sahnelerinin daha ön plana çıkabilmesi için bence sosyal medya araçlarının daha etkin kullanılması gerek tanıtım açısından. Metal odaklı youtube kanallari artabilir. Türkiye metal tarihini anlatan belgeseller çekilebilir gençlerin ilgisini bu müziğe çekmek için.

Ö: Sorularımızı içtenlikle yanıtladığınız için çok teşekkür ederiz. Rock Vault Zine okurları için son sözleriniz nedir?

Başar: Röportaj için teşekkürler. Umarim en kısa zamanda pandemi biter ve konserlerde görüşürüz.

Oral: Herkes pandemiyi atlatmaya çalışsın, sonrasında sahneler sağlam karışacak diye umuyorum. Dinleyiciler facebook.com/cidesphere ve instagram @cidesphere etiketiyle takip edebilirler.

Baran Şahin

Leave a reply

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.