Bloodbath - Grand Morbid Funeral

Bloodbath - Grand Morbid Funeral

Nick Holmes geldi, hoş geldi!

1998 yılında kurulmasına rağmen, grup üyelerinin İsveç müzik piyasasının demirbaşlarını oluşturması bu grubu bir death metal dinleyicisinin arşivinde ilk sıralara yerleştirmesi gayet normal bir durum. Kimden bahsettiğimi soruyorsanız Stockholm'lü süper grup Bloodbath'tan söz ediyorum. Katatonia'dan Jonas Renkse'nin bas gitarları üstlendiği, yine Katatonia'dan Anders Nyström'ün ve Opeth ve Katatonia gruplarında gitar teknisyenliği yapan Per Eriksson'un gitarlarda yer aldığı, bir dönem Opeth'te yer alan Martin Axenrot'un baget salladığı bir grup Bloodbath.

Bloodbath

Vokalisti unuttun diyenleriniz olabilir, aksine unutmadım. Hypocrisy'den Peter Tägtgren ve Opeth'ten Mikael Åkerfeldt'in bir dönem vokalistliğini yaptığı bu güzide grubun yeni bir vokalisti var. Fanlar ve yakın çevrelerinden birçok öneri getirilmiş olmasına rağmen grup, birçok hayranının tahmin edemeyeceği bir kişiye mikrofonu emanet etti. Grup efsane bir ismin yeni Bloodbath vokalisti olduğunun ipuçlarını sosyal medya sayfalarında yer verdi ve sonunda bu haber müzik camiasında bomba etkisi yarattı. Growl vokal stiliyle Avrupa'da hatta Amerika'da da birçok grup ve müzisyene ilham olmuş İngiliz Paradise Lost'un efsane ismi Nick Holmes, Bloodbath'ın yeni vokalisti olarak açıklandı. Grup bu açıklamayı daha sürpriz bir biçimde yeni albüm kayıtları biter bitmez açıkladı.

Ve albüme giriş yapalım. Albümün açılış şarkısı "Let The Stillborn Come To Me" Nick Holmes'un ne kadar iyi bir seçim olduğunu daha ilk saniyelerde tokat gibi cevaplıyor dinleyiciye, old school kökenli rifleriyle ve Nick Holmes'un growl vokalleriyle güzel bir kombinasyon yaratmışlar. Ardından gelen "Total Death Exhumed" ile grup tempoyu bozmadan devam ediyor. "Anne" isimli çalışmalarında ise Nick Holmes'un monologu ile başlayan şarkı gerek gitar rifleri gerekse şarkının trafiği ile Morbid Angel grubunun " Domination" dönemine götürüp dinleyiciye sürpriz bir selam çakıyor. "Church Of Vastitas" girişiyle klasik bir Katatonia hitini andırsa da, vokallerle ivmelenip old school Swedish partisyonları ve harmonik rifleriyle bir anda silkelenmemizi sağlıyor ve sürpriz bir şekilde ne olduğunu anlayamadan şarkı sonlanıyor.

"Famine Of God's Word" şarkısıyla Amerikan death metal efsanesi Deicide'ın "Serpents Of The Light" dönemini andıran intro ve solosu ardından gelen old school Swedish rifleriyle adeta headbang zirve noktasına geliyor. "Mental Abortion" şarkısıyla, İsveçlilerin punk rock ekolünü death metale nasıl entegre ettiklerini bir kez daha görüyoruz, bu kombinasyona punk rock vokallerinin bir Nick Holmes gibi growl vokal efsanesi ile birleşmesi ise tadından yenmez bir hale getiriyor bu çalışmayı. "Beyond Cremation" adlı çalışmaları ise Dark Throne ve Dismember'ın solo eklenerek harmanlanmasıyla oluşmuş güzel bir karışım olarak algıladım şahsen.

"His Infernal Necropsy" özellikle sözleriyle diğer şarkılardan bir adım öne çıkmış durumda. Ve sıra geldi, albümün ilk single'ı "Unite In Pain", fazla söze gerek yok, albümü en iyi özetleyen şarkı olmuş, acıyı birleştirmişler. "My Torturer" ile birleşen acının işkencesi black metal ve punk kökenli rifleriyle devam ediyor. Albümün son şarkısı ve albümle aynı ismi taşıyan "Grand Morbid Funeral" albümün hastalıklı bir şekilde öldüğünü bize anlatsa da, "Let The Stillborn Come To Me" tekrar doğması için bizi adeta teşvik ediyor. Paradise Lost, Katatonia, Opeth ve old school death metal severlere selam olsun...

PARÇA LİSTESİ:

01. Let The Stillborn Come To Me (04:37)
02. Total Death Exhumed (03:51)
03. Anne (03:43)
04. Church Of Vastitas (03:37)
05. Famine Of God's Word (04:56)
06. Mental Abortion (03:47)
07. Beyond Cremation (04:41)
08. His Infernal Necropsy (03:35)
09. Unite In Pain (03:52)
10. My Torturer (04:17)
11. Grand Morbid Funeral (05:35)

BAĞLANTI NOKTALARI:

www.bloodbath.biz
www.facebook.com/bloodbathband
www.twitter.com/bloodbathband

RICHTER ÖLÇEĞİNE GÖRE...

Müzikalite8
Ruh8
Sunum8
Özgünlük8
Lirikleri ve farklı müzikal yapısıyla old school death metal müziğinin 2010'lardaki kilometre taşı olduğunu bizlere kanıtlayan bir albüm.
8

ŞİDDETİNDE!

Günay Yunus

Leave a reply

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.