TOYGAR @ FALSE IN TRUTH: Özgür aslında bunu sen cevapla, hiçbir kaydımız yok ve kemik bir kitlemiz var. Konserlerdeki ambiyansı görüyorsun.. Başka bir şey söylemeye gerek var mı? False In Truth olarak sahneye çıktığımızda konsere gelen seyirci ile paylaştığımız o elektrik mükemmel. ınan özel bir çaba sarfetmiyoruz zaten aramızda seyirci ile çok güzel bir bağ var. Onlar ne yapması gerektiğini zaten bilir (gülüyor..) Gelmeyenlerde gelenlere sorsunlar.. Dağıtmak isteyenler, bu hayata karşı nefretini bizle kusup rahatlamak isteyenler (death metal manyakları başka türlü eğlenemez) konserleri kaçırmasın.. Terapi yapıyoruz aslında (gülüyor..)
Zamanında konser bitiminde “Caravan böylesini görmedi, göremeyecek!” gibi bir söz söylemiştin ki hiç unutamadım bunu. Sizleri tanıyan bir dinleyici bu sözüne karşılık seni ve grubunu kendine güvenen ve işini her koşulda layıkıyla yaptığını öne süren birileri olarak göreceğinden şüphem yoktur. Peki bu cümleyi üstünlük tasladınız diyenlere söyleyecek bir şeylerin var mı? Bunu müziğinizi bir şekilde sindiremeyenlerin söylediğini de varsayabilirsin..
Beni tanıyanlar ne kadar samimi olduğumu bilir. O cümleyi Jokerstore ve Vengeance grubunun beraber yapmış olduğu organizasyon dahilindeki performansımız için söylemiştim. Yani böyle bir organizasyon ve bu ortam bir daha yakalanmaz anlamındaydı. Gerçekten de ortam süperdi, organizasyonu yapanlara teşekkür ederiz.. O performanstan memnun kaldık. Gocunanlar içinde şöyle söyliyeyim biz çok tecrübeli ve gerçekten hakkını vererek çalan insanlardan oluşan bir grubuz. Senin dediğin gibi öyle düşünüp konuşan insanlar vardır ama önce ortaya birşey koysunlar veyahut şöyle söyleyeyim önce çalmayı, vokal yapmayı ve sahnede nasıl durulacağını öğrensinler sonra konuşuruz çünkü iş bunlarlada bitmiyor.
Bana etkilendiğin grup ve müzisyenleri söyleyebilir misin?
Ağırlıklı olarak oldschool death metal dinlerim ama bunun dışında çokta derinlere dalmadan bir çok şey dinlerim. Bir vokal olarak ilk grupların vokallerine dikkat ederim. Eğer vokali beğenmezsem grup aşmış bile olsa beni hiç çekmez.
False In Truth’la bu işe baş koyduğundan beri Türkiye’de death metal adına yapılanlar, yapılamayanlar hakkında bizlere neler söyleyebilirsin? Ben kendi adıma kesinlikle tatmin değilim. Ya sen?
Bence eskiden yapılan işler iyi değildi ama ilk oldukları ve tayfanın ihtiyacı doğrultusunda ilgi gördüler. şimdi piyasada çok kaliteli gruplar var. Birçoğunun ismini duyuyorsunuz zaten. Konserlerde dışarı açılabilsek birçok Türk grubu Avrupa’da tutar.
False In Truth ismine dıştan baktığımızda kolay bir çevirisi var ancak manası oldukça derin. Bana anlatmaya çalıştığında çok hoşuma gitmişti. Senden bu konu hakkında kısa bir açıklama alalım.
Şimdi anlatabilir miyim bilmiyorum ama kısaca değineyim. Felsefi bir anlamı var. Hayatımız boyunca karşılaştığımız bir durum. Hayatlarınıza bakarsanız sık yaşamış olduğunuzu görürsünüz. Bize doğru diye öğretilmiş veya bütünüyle bu yaşadığımız gerçeği doğru olarak kabul etmemizi sağlamış insanlara, olaylara inanmamız ve birgün aslında bütün bu doğruların yalan veya yanlış olduğunu anlayarak çökmemiz aslında. ınsan faktörü zaten başlı başına bir kaos. Gidip aynaya bakın ve kendinize itiraf edin.. çevrenizdeki çoğu şeyin zaten yalan olduğunu biliyorsunuz. Her şey çıkar ilişkisi.. Bir gün en çok güvendiğiniz doğrularınız yanlış çıkabilir buna kendinizi hazırlayın. Bu konuda kitap yazılır sen bana anlat diyorsun (gülüyor..)
Aklıma enteresan bir konu geldi.. Senin zodyaklar konusunda bilgili olduğunu biliyorum. Bana bir keresinde “Başaklardan death metal elemanı olmaz” demiştin. çalmak anlamında konuşmuştuk. İkizler mi Kova mı ne oluyordu.. Cidden hayli ilginç izlenimler bunlar, biraz açar mısın?
(Gülüyor..) Yok Başaklardan müzisyen olmaz demiştim. Başak iki işi birden yapamaz. E müzik profesyonel işimiz olmadığına göre hayatta başarılı olamaz. Ama bunu da espri maiyetinde söylemiştim. Burçları araştırma şimdi bir saat anlatırım (gülüyor..) Ben bu arada Akrebim.. Sakat bir durum yani.. Sanırım sende bu yüzden benimle karşılaşınca arkayı duvara veriyorsun (gülüyor..)
Öğrencilik hayatını soracağım sana. O zamanlar dersler ne durumdaydı ve Toygar nasıl bir öğrenciydi? şuan çalışıyorsun ve diğer taraftan müzik. Peki önceleri müziğin hayatındaki yeri neydi? Dinleyicilik anlamında, cafe-bar kültürü anlamında, bir grupla bir şeyler yapmaya çalışmak anlamında..
Bu memlekette müzik öğrenciyken yapılır. Zaten başka da şansın olmuyor ancak bizim gibi kafayı kırmış tutkuyla müziğe bağlı insanlar varsa iş buralara gelir. Normal hayatta takım elbiseyle dolaşan bir tipim düşün işte.. Gelip konserlerde gerçek kimliğimizi ortaya koyuyoruz. Hepimiz birçok özveride bulunuyoruz. öğrencilik hayatıma gelirsek İTü. Elektrik Mühendisliğini altı senede bitirdim. Kabus bir öğrenciydim, hiç ödev yaptığımı da hatırlamıyorum. Otuz alınca göbek atardım. Gerçi dur bakayım bizde en yüksek not zaten elliden fazla olmazdı (gülüyor..) ışte okul zamanı müzik, kız arkadaş ve onun bilgisayarı şeklinde bir hayatım oldu çok da mutluydum (gülüyor..) Keşke hala öğrenci olsam.
Bu kısa röportaj hakkı rahmetine kavuşmuştur diyoruz. Senden son cümlelerini almak istiyorum. Hayranlarına, okurlarına, müzikal anlamda tatlı rekabette olduklarına vs.. Yarmax kalalım!
Türk gruplarına önyargı ile bakmasınlar. Çok iyi işler çıkartacak gruplar var, biraz destek lazım bizlere. Türk grupları olarak aynı imkanlar dahilinde ben çoğu yabancı gruptan daha iyi iş çıkartacağımıza inanıyorum. Hedeflerimizde asla küçük olmamalı. False In Truth’un hedefleri de iki salak konser verip içmek/sıçmak değil. Ben grup arkadaşlarıma güveniyorum. Zaten inanmasak ne işimiz var. Geldim otuz yaşıma en şekerinden bir kız bulur evlenir, otururum aşağı (gülüyor..) Ama bir şeyler başarmadan, hakkını vermeden bu işleri bırakmak yok. False tanrıları zaten buna izin vermez!