Rock Vault : Merhaba Christo! Bu günlerde güneşli Güney Afrika günleri nasıl?

CHRISTO @ INSEK : Şu an kışa doğru gidiyoruz. Hava gittikçe bir parça daha soğuk oluyor. Günler genellikle hareketsizlik içinde hep aynı b*ktan şeylerle geçiyor.

Insek isminin bizler için oldukça bilinmeyen nitelikte olduğundan eminim. Bize grubun nasıl başladığını lütfen anlatabilir misin? Grup üyeleri ile nasıl bir araya geldiniz? Ve hep bu şekilde mi devam ettiniz?

2001 yılının sonunda Groinchurn bölündü. Bir sene müzik yapmayı bıraktım ve sonra yeniden çalmaya karar verdim. My Epic isimli daha ticari bir rock grubunda çaldım. çünkü günlük işimden nefret ederdim ve daha doğrusu canlı müzik yapmayı istemiştim. Bizim ülkede ciddi olarak ekstrem müzikle ilgilenen küçük bir kesim var. Sürekli bu müziği yaparak yaşayabilmek neredeyse sıfır ihtimal. Bahsettiğim rock grubuna iki senemi verdikten sonra gerçeklerle yüzleştim. Radyolarda işitilen rock müziğini çalamazdım. Ben hala aynalarda kendime bakıyorum. Asla sert müzikleri yazmayı bırakmadım, daima aklımın bir köşesinde bir grindcore grubu kaydı vardı. Bu kaydı piyasaya sürme konusunda çeşitli insanlarla çalıştım. Gitar/vokalist arkadaşımız Ewald ilk bateristimizdi. Kendisini Relapse Hero'da ki güçlü vokal performansından dolayı seçmiştik. Şuan ki bateristimiz Emile önceden session bateristimizdi. Bateristimiz olduktan sonra bir dövüş sırasında kolunu kırdı. Birkaç ay sonra başka bir dövüş sırasında bu sefer elini kırdı. Daha sakin bir yapıda olmasını isteriz ancak Emile bizim seçimimizdi.

Diğer Insek elemanlarını birkaç cümle ile bize nasıl tanımlayabilirsin, ne tür karakterlere sahipler?

Emil, sanatçı ruhlu bir kişiliğe sahip. Gelecek sene kendisi Berkley (Amerika)'de öğrenim görecek. Müzik öğretmeni ve caz müzikten rap tarzına kadar birkaç grupla ilişkisi var. Ewald, en gencimiz ve çok güçlü bir sesi var. Insek'e katıldıktan sonra gitar çalmaya başladı (daha önceden bas gitar çalardı). Doğuştan yetenekli biri.

Insek için müzik yazarken şahsen etkilendiğin bir numaralı bir grubun var mı? Ve hangi artistlere saygı duyuyor ve onlardan zevk alıyorsun?

Müziğinden etkilendiğim tek bir grubun olduğunu söyleyemem. Müziği hissederken Groinchurn'ü çok güçlü hissettiğim besbelli çünkü çalmayı istediğim müzik bu. Elbette Brutal Truth, Napalm Death ve Morbid Angel gibi eski toprakları tutuyorum. Ewald sayesinde daha yeni grupları bünyemize dahil etmişizdir. Kişisel olarak müziğinden zevk aldığım ve saygı duyduğum bir örnek olarak Mike Patton (Faith No More, Mr. Bungle, Fantômas, Tomahawk, Peeping Tom vs.)'ı gösterebilirim.

Günümüzün metal sahnesinden neler alıyorsun? Bugünkü metal sahnesini 80'li yıllardaki grupların kendine has ve orijinal olmalarına göre daha büyüleyici ve ilham verici buluyor musun? İnsanların metal müzikle daha geniş kapsamlı ilgilenmesi ve destek vermesinden de bahsedelim. Bu kökten değişimler sayesinde bugünkü metal sahnesinin bir kayıp içinde olduğunu söyleyebilir misin?

Bugünün metal sahnesi daha öncekinden daha çekici. 80'lerin sonunda kulakları rahatsız eden, makyajlı ve sıradan insanların piyasaya çıkıp müzik yapması beni çekerdi. Müzikten fazla imaj söz konusuydu. Günümüzün metal müziğinde orijinalite azlığına katılıyorum. Daha çok büyük firmaların belirli nüfuslara ürün satması oldu olay.

Parçalarınız için iyi şarkı sözleri yazmak sizin için ne kadar önemli? İyi parça ve iyi sözlere eşit derecede eğiliyor musunuz?

Şarkı sözleri benim için çok önemlidir. Ve bence iyi bir parça yazmaktan bile daha önemlidir. Şarkı sözleriyle birlikte vokaller parçaya eşsizlik kazandırmalı, grubun kimliğini kanıtlamalıdır.

Sizin gibi grupların yer aldığı lokal alanlarda parti düzenlemek kolay mı? çaldığınız mekanların büyüklük derecesi nedir?

Küçük klüplerde ve barlarda şov organize edebilmek oldukça kolay. Metal gruplarının haftada 2-3 defa çalabileceği kadar, 200 km. içinde farklı mekanlar var. Bizler 100-200 kişilik barlarda çalıyoruz. 200-500 kişilik orta çaplı klüplerde de çalıyoruz ve tabii bazı festivallerde çalıyoruz.

Partiler hakkında biraz daha konuşursak, şu ana kadar birçok kez konserlerde çalmışlığın olduğunu söyleyebiliriz. Rock Vault.com okuyucularına bu konserlerinden bahsedebilir misin?

Hayatımda şimdiye kadar 300-400 defa konserde çaldım. Hepsi uyuşturucu gibiydi. Adrenalin salgıladım. Ve bugün hala niye daha güzel bir şov sergileyemiyorum diyenler varsa bunun nedenlerini tecrübe eksikliklerinde aramalıdırlar.

Bu noktada kariyerinizdeki tur tecrübelerinizi anlatır mısınız? Bize anlatabileceğiniz özel dakikalarınız oldu mu? Yada turlarken yaşadığınız kabuslar?

4 defa Avrupa'yı turladım. İngiltere ve Amerika'yı da bir defa. En özel dakikalarım Groinchurn'ün ilk Avrupa turunda, Krabathor ve Sanitys Dawn ile birlikte geçti. çünkü o bizim ilk kaydımız sonrası ilk denizaşırı maceramızdı. Bizim için bunları yapabilmek asla mümkün değildi.

Eğer Jeff Hanneman, Dave Mustaine, Gene Hoglan ve Steve DiGiorgio ile aynı kadroda bulunsan bu müzisyenlerle hangi parçaları çalmak isterdin?

Jeff Hanneman - "The Antichrist", "Criminally Insane" (Show No Mercy)

Dave Mustaine - "Hangar 18" (Rust In Peace)

Gene Hoglan - "Vacant Planets" (Death - Human)

Ve son olarak, bu röportaj için bana vaktini ayırdığın için teşekkür ederim. Okuyucularımızdan ayrılırken söylemek istediğin bir şeyler var mı?

Bu fırsatı tanıdığın için teşekkürler özgür. Eğer Insek'in müziğini dinlemek isteyenler olursa MySpace sayfamıza bakabilirler.