Rock Vault : Adınızı ilk duyduğum zaman yeni kurulmuş bir grup olduğunuzu düşünüyordum, fakat web sayfanızı inceleyince kuruluşunuzun 2002 ye uzandığını gördüm. Olympos Mons’u kurarken ki amaçlarınız nelerdi?
IAN @ OLYMPOS MONS : Grubu başlatan ben (Ian Highhill) ve gitarist Jari Sundström; kariyerimizin ilk yıllarında cover parçalar çalıyorduk. Derken şarkı yazımına başladık ve grup içi kimyanın ne derece uyumlu olduğunun farkına vardık. Bir sonraki adımımız mp3.com’da şahsımıza bir sayfa açmak ve buraya birkaç kaydımızı eklemek oldu. Tüm dünyadan bestelere inanılmaz bir talep vardı; dergiler, webzinler, hayranlar başta olmak üzere pek çok kişi kritiklemek için demolarımızı istiyor, plak firmaları bizlerle anlaşma zemini arıyordu. İşlerin ciddiye bindiğini görünce 2004 yılında Olymos Mons’u kurduk, 2004 yılının bahar aylarında Alman LMP ile anlaştık; gerisi ise bildiğiniz gibi..
Müzisyen olmak başından beri hayalini kurduğun şey miydi?
Hayalim hala devam etmekte.. Rock’n’Roll benim hayatım, denim ve tutkularım. Hayatımın her aşamasında bu müziği yaşıyorum. Böylelikle sahnede rol yapmama gerek kalmıyor
Grubu ilk kurduğunuz yıllarda vizyon ve müzikal etkileşim olarak sizi en çok ne etkiledi? Müzik yaparken başlıca esin kaynağınız nedir? Ve grupta beste yazma görevini kim üstleniyor?
Müzik yapmaya başladık, çünkü her yönü ile kendimize özgür bir şeyler yazmak istiyorduk. Dramatik ve şiirsel liriklerin her parçada bir öncekini desteklediği bir oluşumdur Olympos Mons. Genelde lirikleri, melodileri ve bazı nakaratları ben yazıyorum. Tüm bu parçaların üzeri Jari aranjmanları yazıyor, bu çalışmaların sonunda demo bestelere ulaşmış oluyoruz.
"Medievil" isimli son albümünüze geri dönecek olursak; tüm bu çalışmalar sonunda çıkan sonuçtan memnun musun? Başlangıçta kafandaki fikirler ile nihai ürün ne kadar örtüşüyor?
İlk planladığım taslak ile ortaya çıkan eser arasındaki fark o kadar büyük ki.. Geçen her gün, her aşama onun daha iyiye gitmesine sebep oldu.
Olympos Mons’u daha önce duymamış olanlar neler beklemeli? Müziğinizi hiç bilmeyen birine nasıl albümünüzü satarsınız?
Hmm edebi lirikler ile süslü, yer yer thrash riffleri ile destekli melodik bir metal draması diyebilirim.
"Medievil" albümü nerede kaydedildi? Kayıt için ne kadar zaman harcandı?
Aslına bakarsan albümü iki farklı stüdyoda kaydettik. İlki Hanso’daki kendi stüdyomuz. Son rötuşlar ise Sound Supreme stüdyolarında atıldı.
Albümün prodüksiyonu tek kelime ile müthiş. Bu kadar heavy ve güçlü bir kayıt yapmanızın sırrı nedir?
Albümü kendiniz kaydedin. Kimsenin sizin kaydınızı s*#!sine izin vermeyin.
Pek çok grup için yaptıkları en iyi iş son çıkardıkları kayıtlarıdır. Sizde bu fikre katılıyor musunuz? Daha dolaysız sormak gerekirse Olympos Mons’un son albümü ile eski çalışmalarını kıyaslar mısın?
Elbette bence de bu şimdiye kadar yaptığımız en iyi iş. Bunun yanında kayıt sürecinden yeni çıkan grubun en son işini beğenmesi çok doğal bence.
Albüme olan talep beklentilerinizle uyuşuyor mu?
Şu an için her şey çok iyi umarım böyle devam eder.. (parmakları çapraz tutarak)!!
Siz takip eden kitleye ne diyeceksiniz? Konserlerde gruba ilgi nasıl?
Konserler her zaman muhteşem geçiyor, ama her zaman için daha büyük sahnelerde çalma hayali ile yaşıyoruz.
Albümdeki favori parçan ve şu ana dek en gurur duyduğunuz işinizi sorsam bana ne yanıt verirsin?
Böyle bir kıyaslama yapmam inan çok zor, kimse çocukları içinde en çok hangisini sevdiğini seçemez ki.
İlerleyen yıllarda bizlere ne gibi müzikal sürprizler planlıyorsunuz?
Gelecekte çok fazla şey değişeceğini düşünmüyorum. Sonuçta en iyi yaptığımız, en sevdiğimiz ve bizi biz yapan tarz bu.
Grubu etkileyici internet sayfasından dolayı kutlamalıyım. Güncellemelerinden ve tasarımından kimin sorumlu olduğunu öğrenebilir miyim? Sanal dünya, grubun reklam planlarında ne kadar öncelikli?
Günümüzdeki en büyük medya platformu internet; ve doğal olarak da promosyon çalışmalarımızda en önemli parça da o. Web sayfamızdan ise Jari sorumlu.
Yeni kurulan grubun ait olduğu türe dair önemli değişiklikler getirmesi gerektiğini düşünenlerden misin?
Bana kalırsa her yeni kurulan grup ait olduğu tarza dair yeni bir şeyler getirir. Bence oyunun kuralı bu (zamana meydan okuyan Judas Priest, Black Sabbath ve Deep Purple gibi devleri değerlendirme dışı bırakıyorum). Bir diğer yandan bugünlerde sırf heavy metal değil, diğer tüm türlerde de bulunmadık bir şeyleri keşfetmenin imkansız olduğunu düşünüyorum.
Şu an ki metal sahnesi hakkında ne düşünüyorsun? Evde daha çok kimleri dinlersin?
Daha çok oldschool grupları dinliyorum. Rainbow, Kansas, Iron Maiden, Black Sabbath, Judas Priest gibi.. Yeni gruplar içinde beğendiklerim ise Kamelot ve Symphony X. Jari’de benimle aynı müzikal zevkleri paylaşıyor. Bunun yanında Annihilator gibi birkaç sevdiğimiz thrash metal grubu da var.
En sevdiğin ve en nefret ettiğin filmleri sorabilir miyim?
En sevdiğim film hiç şüphesiz “Yüzüklerin Efendisi” serisi; neden diye hiç düşünmedim ama filmler her açıdan çok “güzel” ve estetik. Gençlik zamanımda fantastik edebiyat ve çizimler ile iç içeydim ve pek çok sahne hayalimdekilerle örtüşüyor. En sevmediğim film ise “Ucuz Roman” ama açık konuşmalıyım neden sevmediğimi hiç düşünmedim.
Verdiğin güzel cevaplar için teşekkür ederiz. “Medievil” ı edinmek isteyen Türk dinleyicilere ne vaat ediyorsun?
Her zaman karanlık tarafta yürümeyi tercih edenler dışında herkesin bu albümü seveceğine eminim. Her zaman karanlığı seçenlerde en azından gerçek çeliğin ışığını merak edip bakabilirler!!