Rock Vault : İstanbul Türkiye'den; California Long Beach'e kocaman bir merhaba! Umarım orada her şey yolundadır. Resistant Culture şu an neler ile uğraşıyor?

ANTHONY @ RESISTANT CULTURE : Amerika'nın doğusu ve Orta batısını kapsayan turnemizi daha yeni bitirdik. Ufukta bir Batı yakası turnesi görünmekte. Bunun yanında yeni albümümüz “All One Struggle” ı tamamladık.

Hayatınızdaki en büyük öncelik nedir? Hayat acılarla dolu ve her anı zor, hepimiz ölümlüyüz ve bir şekilde yaşamaya zorlanıyoruz. Tüm bu hengame içinde ciddi problemleriniz ve ulaşmaya çalıştığınız kati hedefleriniz olmak zorunda..

Hepimiz ciddi problemlerle boğuşuyoruz. En çok önem verdiğimiz konu ise insanların doğaya gerekli önemi göstermemeleri. Temel misyonumuz insanoğlunun ısrarla binlerce yıldır tekrarladığı hataları yeniden uygulamaktan vazgeçirmek.

Yirmi yıllık kariyerinizde üç albümüz var. Albümler arası 15 yıllık bir ara söz konusu. Bu uzun bekleyişin sebepleri nelerdi ? Grup bu süreçte ne gibi değişim / gelişimlerden geçti?

Resistant Militia, daha sonra Resistant Culture'a uzanan sürecin başlangıcı. Geçen tüm o yıllar boyunca kadro değişimleri yaşadık ama müzikal tarzımız her zaman politik temelli extreme grind/punk/metal oldu. "Beklemek" kelimesi yerine bence"evrim" daha doğru bir kelime olur. Her zaman için amacımız, müziğimiz ve sözlerimizi her platformda 100% yaratıcı bir enerji ile ulaştırmak. 

2000 ve sonrası bir anlamda Resistant Culture için ikinci bahar.. Yakın zamanda yeni albümü dinleyebileceğiz. Peki merak ediyoruz, 90'lı yılları nasıl anıyorsunuz? Hiç o geçen yılların muhasebesini yapıp "neden bir albüm yayınlamadık" dediniz mi?

90'lı yıllar her açıdan mükemmeldi, ama yukarıda bahsettiğim gibi o yıllar bizim kendi içimizdeki evrim süreci gibiydi. O yılların muhasebesini yapınca bir hatadan ya da bahsettiğin arayı bir bekleyişten ziyade "büyüme" olarak görüyor ve bize çok şey kattığını düşünüyorum.

Müziğe ilk başladığınız yıllarda The Exploited ve Napalm Death gibi efsane gruplarla dirsek teması içinde  grindcore/thrashcore/crust olarak özetleyebileceğimiz bir müzik yapıyordunuz. Bize Resistant Militia günlerini anlatır mısınız? Grindcore/crust türünde müzik yapan pek çok grup size ve Terrorizer'a çok şey borçlu..

Resistant Militia punk ve metal müziğini harmanlayan ilk crossover gruplarından. İlk zamanlar her şey bizler için çok iyiydi, ama punk grubu mu yoksa metal grubu mu olduğumuza dair iç çatışmaları yaşamadık değil. Tüm bu sınırları kırmak ve grind ya da crust sınıflandırması arasında sayılmak güzel bir his.

ülkenizde kızılderili kökenli Chuck Billy, John Belladonna gibi ünlü müzisyenler var fakat onların hiçbirinin çalışmalarında bu yerel etkileri göremiyoruz. Etnik melodiler ve metal müziğin kombinasyonu ilk size mi ait? Bildiğimiz kadarı ile kızılderili ritimlerini sizden başka kullanan bir grup yok. Bu konuda bizi aydınlatırmısınız?

Resistant Culture müziğinin temelinde bireylerin 21. yüzyıl kültürünün dayatmalarına ve yozlaştırmalarına tepkisi var. Grupta iki eleman kızlderili kökenli ve kökenlerimiz hakkında hayli bilgi sahibi. Tüm o enstrumanları müziğimize katmak bizim için son derece doğal ve kalpten gelen bir süreç. O kültürü sahip çıkmamız ve korumamız gereken bir olgu olarak görüyoruz. Müzik pek çok sürtüşme ve çekişmeyi gösterme yoludur.

Anthony, Jesse Pintado hakkında neler söyleyecek? "Darker Days Ahead" gibi her açından mükemmel bir albümden sonra; Jesse'nin ani ölümü son derece trajik olmalı.. Açık söylemek gerekirse bu ölüm hala kötü bir kabu gibi geliyor bize ve pek çok extreme müzik hayranına.

Bu benim için son derece ani ve acı bir haberdi. Gerçekten uzun zamandır son derece yakın olduğum bir dostumu kaybetmiştim. Son birkaç senedir beraber beraber daha çok çalışma fırsatı bulmuştuk. Her ne olursa olsun onun yaratıcı enerjisine ve müziğine tanıklık ettiğim için kendimi şanslı sayıyorum. Hem ben, hem de grubun Resistant Culture onu seviyor ve saygı duyuyoruz. Onu her zaman özleyeceğiz.

Hayatınız, politika, ekoloji liriklerinizde ana konuları oluşturuyor. Ve bu tarz lirikler grindcore janrında pek alışılageldik değil. Pornogrind gibi farklı liriklere sahip türler hakkında ne düşünüyorsunuz?

Müziğimizle yeteri kadar korkutucu olduğumuzu düşünüyorum. Hiç zaman şeytani ya da brutal fantaziler yazma gereği duymadık; çünkü içinde yaşadığımız endüstri çağı zaten yeterince brutal ve sadist. Bu konuda lirikler yazan grupları eleştirme niyetinde değiliz; ama kadınlara karşı şiddet, zor kullanma ve tecavüz gibi eylemleri yücelten gruplarla hiç ilgilenmiyoruz.

Plak firmanız SOS Records hakkında neler söyleyeceksiniz? Onlarla çalışmaktan memnun musunuz, ihtiyaçlarınıza cevap veriyorlar mı?

SOS umut veren bir punk firması. Biz onların metal soundundaki sayılı birkaç grubundan biriyiz. Onlarla çalışmayı kabul etmemizdeki ana etkeni hatırlamıyorum ama dünya çapındaki başarılı dağıtım ağlarını göz ardı etmemek gerek.

"All One Struggle" isimli yeni albümünüzün duyurusu  Mart 2006'da yaptınız. Şu an kayıt aşamasında olduğunuzu biliyoruz, albümü ne zaman dinleyebileceğiz?

Kayıt aşamasını tamamladık ama esas zaman alan süreç parçaların sıralanması ve miksaj aşaması. Bunun yanında şu an ikinci baskısı yapılan"Welcome To Reality" albümünün tanıtımına bir süre daha devam etmeyi istiyoruz. Yeni albümümüz “All One Struggle” 2008 başlarında sizlerle olacak.

"Welcome To Reality" harcore, yerel tınılar ve grindcore'un aynı çatıda buluşması gibiydi! Yeni albümüzde etnik tınıların ağırlığı ne düzeyde olacak?

Tribal partisyonlar önceki albüm ile aynı dozda. Yeni albümün soundun güçlü ve dinamik kelimeleri ile tarif edebilirim. Emin ol tribal grind crust kulvarında yaratacağımız yeni boyutları seveceksiniz.

Şu sıralar hangi grupları dinliyorsun? Extreme tarzlarda (grindcore, death, thrash, black (?) ve hatta doom metal) beğendiğin gruplar kimler?

Tek tek söylemem yanlış olur çünkü grind, death, punk, black metal vb. tarzlarda pek çok grubu severek dinliyorum.

Sırada zor bir soru var.. Cevap senin için belki çok olay olabilir. Grindcore türünün geleceği hakkında neler söyleyeceksinz? Underground camiada gelecek parlak mı ? Yoksa tür hiçbir zaman popüler olamaycak mı?

Türün geleceğine dair birşey söyleyemeyiz. Onu çok sevdiğimiz dışında. Müziğimizi iki ya da iki  milyon kişinin sevmiş olması inan çok fazla şey ifade etmiyor! Yapmaktan keyif aldığımız, doğamızda olan şeyi yapıyoruz.

"Anarşi" olgusu pek çok kişi tarafından sadece "yıkım" olarak algılanmakta. Hala kavramın pek kişi tarafından tam olarak bilinmediğini ve pek çok kişi için hoş bir tişört deseninden öteye gitmediğini düşnüyoruz. Bu yanlış anlamaya dair neler söyleyebilirsiniz?

Anarşi denince dediğin gibi insanlar "karmaşa" ve "yıkım" kelimelerini anımsıyor, ama gerçek şu ki hükümetler bize savaş ve yıkımı getiriyor. Medeniyet öncesi bütün insanlar kabile düzeninde yaşıyorlardı. Kabilelerde insanlar uyumlu ve dengeli bir hayat sürmekteydiler. İnsanlar anlamalı ki milyonlarca yıllk evrim sürecini hükümetler olamadan tamamladık. İnsan gerçek doğasında kendi kendine hükmeder.

Kabile insanları kendi kendilerini yönetirken doğa, insanlar ve ikili ilişkiler arasından denge kurmayı becerdiler. Anarşi olgusundaki en büyük yanlış anlamalardan biri de insanların sorumluluklardan kurtulduğudur; emin ol anarşi çok daha fazla sorumluluğu ifade ediyor. Kendi kendini iyi yönde yönetmek en büyük sorumluluktur.

Punk hakkında neler söyleyeceksiniz? Gerçekten de söylendiği gibi Punk Müzik öldü mü? Kabul etmek gerekir ki eski tayfa misyonunu tamamladı, ama bence bu son demek değil. Punk müziğe dair pek çok tını eski ve yeni bir çok farklı tarzdan grubun müziğinde yaşıyor. Sözün özü AMERICAN HARDCORE isimli belgeselin son cümlelerine katılmıyoruz. Punk ölemez!

Punk asla ölmez. Müzik illa ki zaman içinde evrim geçirecektir; ama felsefe ve hayat tarzı varlığını devam etttirecektir. Emin ol şu an elektronik aksamlara veda etsek bile bir şekilde punk varoluş yolu bulacaktır.

Pek çok müzisyen açıklamalarında uyuşturucuların serbest olamsı gerektiğini vurguluyor. Bu konuda neler söyleyeceksiniz? Alkol ve sigara bizce uyuşturucuların yanında son derece masum kalıyor.

Modern tıbbın yetersiz kaldığı pek çok alanda bitkiler ve doğal reçeteler devreye giriyor. Gün geçtikçe daha fazla insan bu metodları öğrenmeye ve günlük hayatında uygulamaya başladı.

Bunun yanında ne yazık ki modern dünyanın yarattığı manevi işkenceler yüzünden pek çok insan kendi yokoluşunu hazırlıyor. Hepimiz biliyoruz ki medeniyet kavramından önce uyuşturucu bağımlılığı yoktu. Umut ediyorum ki ileride koşullar dengelenecek ve pek çok insan bu sahte hayal dünyasını reddecek.

Büyük başkan Bush ve onun son derece düşünceli yeni politakalarına dair neler söyleyeceksin?

Olay Bush ya da bir başkası değil, bütün liderler bize göre inandırıcılıktan uzak ve güvenilmez.

Burada sahne almayı düşünürmüsünüz? Bunun yanında daha önce bir Türk grubu dinledin mi? Emin ol ülkemiz pek çok eski okul grind/crust/punk delisine sahip.

Orada sahne almayı çok isteriz! ülkenizden daha önce hiçbir grup duymadım ama duymak için can atıyorum.

Rock Vault Webzin hakkında neler söyleyeceksin?

İlk olarak bizlere fikrilerimizi ve görüşlerimiz insanlarla buluşturma şansı verdiğiniz için teşekkür ederiz. Bir teşekkürde zaman ayırıp bizi okuyanlara.. Web adreslerimez uğrayıp fikirleriniz paylaşmaktan çekinmeyin lütfen ( www.myspace.com/resistantculture www.resistantculture.com)

Herkese sağlık, barış, saygı ve sağlık diliyoruz.

Resistant Culture ile söyleşmek bizler için büyük bir onur. Dahası bildiğimiz herhangi bir Türk yazar ya da dergi daha önce sizlerle söyleşmedi. İlginiz için tekrar teşekkürler. Grind'a devam!!

Teşekkürler! Barış, sevgi ve saygı ile!