Selam Mustafa! Nelerle meşgulsünüz bu aralar?

Merhaba! Geçtiğimiz ay yakında yayınlanacak bir toplama albüm için yeni bir şarkı kaydettik. Şu sıralar ileride yapacağımız kayıtlar için yeni şarkılar yazıyor, Mart'ta çıkacağımız Byzantion Fest'e hazırlanıyor ve bu aybaşında piyasaya çıkan 45liklerin elimize ulaşmasını bekliyoruz.

Subjugation'ın kurulma nedeni ve amacı ne olmuştu?

Aşırı sıcak geçen 2013 yazında o sıralar hiçbirimizin aktif bir grubunun bulunmaması ve konser/aktivite kıtlığı sonucunda oldukça bunalmıştık. Üçümüz de önceden birbirimizi tanıyorduk ve Ender kafasında birkaç yeni fikir, elinde de birkaç yeni rif ile geldiğinde pek tereddüt etmeden stüdyoya koştuk. Başlarda daha d-beat/punk çizgisinde bir şeyler planlıyorduk ama rahat duramadık ve müzik kısa sürede 90'lar başı death metal etkili Amerikan usulü grindcore'a döndü.

Egemen ve Mert (Exposed, eski-Burial Invocation, eski-Ehrimen) grupta artık yok; yolunuza sen (Burial Invocation, eski-Nettlethrone, Funeral Pyre Of Mankind, eski-Inner Divine), Kaya (eski-Despised, eski-Nettlethrone, eski-Decimation, eski-Sakatat) ve Ender (ex-Nettlethrone) olarak devam ediyorsunuz. Bu kadronun sizin için ideal olduğunu düşünüyor musunuz yoksa gruba yeni üyeler katacak mısınız?

İlk kurulduğumuzda tarzımızdan pek emin değildik. Zaman geçtikçe grup iyice oturdu ve çift gitarın bize bir katkı sağlamayacağı kanısına vardık. Bundan sonra 3 kişi devam edeceğiz, bu şekilde daha uyumlu ve daha sıkı olduğumuzu düşünüyoruz.

14 Eylül 2014 çıkışlı "Torn Apart" ve 4 Şubat 2015 çıkışlı Haemophagus split çalışmasında yer aldığı üzere yayınlanmış 6 Subjugation parçası var. Bu 6 parçanın da birbiriyle kalite bazında bağlantılı olduğunu düşünüyorum, hepsi kendine has ve çizginiz devam ediyor. İçinize sinmeyen bir şey yapmadığınızı hissettim. Farz edelim ki bunlar yayınlanmadı, bekleyip piyasaya albüm şeklinde giriş yapmayı neden düşünmediniz?

İki üründeki 6 şarkı 2014 başında aynı kayıt sürecinde kaydedildi. Aslında Torn Apart demo’sunda yer alan şarkıları Ankaralı punk grubu Exposed ile ortak bir üründe yayınlamayı düşünmüştük, ancak Exposed kısa bir süre sonra dağıldı ve biz de demo olarak yayınlamaya karar verdik. Kayıt süreci tam istediğimiz gibi gitmese de sonucun içimize sindiğini söyleyebilirim. Nasıl death metal denildiğinde akla 4 parçalık demo kasetler geliyorsa grindcore için de ortak 45likler bana göre bu şekilde. Hem tarzın kısa ve vurucu niteliğini ön plana çıkarması, hem de yeraltı piyasasının kemikleşmiş bir öğesi olan kendin yap/dayanışma kültürleri ile piyasaya sürülmesi sebebiyle bence ortak 45likler grindcore için biçilmiş kaftan. Şu an severek dinlediğim birçok grupla ilk tanışmam bir ortak 45liğin B yüzünde bulunmaları ile oldu, bu yönünü de çok seviyorum. Bu sebeplerden dolayı direkt albümle giriş yapmayı düşünmedik, bu ürünler yayınlanmasaydı yeni bir kayıt yapıp yine 7" kovalardık sanırım.

Sizin CD formatında herhangi bir ürününüz yok (yanılmam söz konusuysa lütfen düzelt). Üretilmiş parça sayınızın az olmasından mı ileri geliyor? İleride kaset ve plak formatının dışına çıkmayı düşünüyor musunuz?

Evet, henüz CD formatında bir ürün yayınlamadık. Sebebi parça sayısından ziyade kaset ve plak formatlarının fiyat ve süre olarak bu müziğe daha uygun olduğunu düşünmemiz, nitekim Assück, Insect Warfare, Archagathus, Phobia gibi ağır topların uzunçalarları da 15-20 dakika civarında seyrediyor. Bu bir albüm veya CD yayınlamayacağımız anlamına gelmiyor tabii ki, ikisi de planlarımız arasında.

Subjugation'ın parça sözleri konuları hakkında neler söyleyebilirsiniz? Söz yazarken etkilendiğiniz şeyler neler acaba?

Şarkı sözleri toplumun insanı zorla içine sokmak, "boyun eğdirmek" istediği kalıpları ve buna karşı olan mücadeleyi biraz içsel bir şekilde anlatıyor. Alışılagelmiş grindcore sözleri gibi politik değiller, ama derine inildiğinde ben aslında oldukça politik tavra sahip olan sözler olduğunu düşünüyorum. Şahsi fikrim bir grubun sözlerinin en az müziği kadar önemli olduğu yönünde. Sözlerinin üzerinde pek zaman harcanmamış grupları çok sevemiyorum. Bu sebeple klasik grindcore sözleri yazıp gerçek hayatında farklı davranan gruplar gibi olmaktansa böylesini tercih ettim. Sözlere etki eden oldukça fazla etken var, yaşadıklarımız, okuduğumuz kitaplar, izlediğimiz filmler... Subjugation'ın şimdiye kadar olan sözlerinde Kierkegaard'ın "The Sickness Unto Death" inden çok etkilenim var, yeni şarkılar içinse biraz daha farklı bir konsept düşünüyoruz.

Benim için önemli plak firmalarından Razorback Recordings kadrosunda yer alan Palermo'lu topluluk Haemophagus ile split işine nasıl bulaştınız?

Haemophagus davulcusu David ile tanışıklığımız 6-7 sene önce yaptığımız takaslara dayanıyor. Bu süre zarfında hep iletişimde kaldık ve Burial Invocation'ın 2011 Avrupa turnesinde son saniyede gelişen vize sıkıntısı sonucu davulcumuz Avrupa'ya giriş yapamayınca David'den yardım istedik, çok kısa bir süre içerisinde hazırlanıp bize katıldı. Bir sonraki yıl David ve Giorgio'nun o zamanki yan grubu Undead Creep'in bir konserini izlemeye gittiğimde ortak bir ürün yayınlama fikri ortaya çıkmıştı. Subjugation ile kayıt yaptığımızda haliyle ilk aklıma gelen isim Haemophagus oldu. Onlar da o sıralarda uzunçalarları Atrocious'un kaydına hazırlanıyorlardı, albüm ile aynı anda iki şarkı daha kaydettiler ve bu ürün ortaya çıktı.

EveryDayHate firması için düşünceleriniz nedir?

EveryDayHate, Subjugation kurulmadan önce de hepimizin beğeni ile takip ettiği bir firmaydı. Görüşleri, yayınladığı diğer gruplar ve basılı ürünlerin kalitesi tam istediğimiz çizgideydi ve kayıt tamamlandığında ilk başvurduğumuz yer oldu. Onun da bu projeye sıcak bakmasından oldukça mutluyuz.

Bildiğim kadarıyla çeşitli layout çalışmaların da var. Şimdiye kadar neler yaptın ve bu alanda beğenip örnek gösterebileceğin tasarımcılar kimler acaba?

Açıkçası biraz zorunluluktan gelişen bir durum oldu. Diğer gruplarda firmanın para verip yaptırdığı tasarımlardaki hatalar ve yanlışlar canımızı sıktı, bu durum birden çok kez başımıza gelince de kendim yapmamın daha iyi olduğu fikri mantıklı gelmeye başladı. İstanbullu stoner/doom grubu Dionysian'ın "The Only Truth Is Demise" kaset ve CD tasarımı, Torn Apart demosunun kapak ve iç tasarımı ile Haemophagus 7"inin iç tasarımını yaptım. Ek olarak da bazı konser afişleri ve flyer'lar. Son zamanlarda Mattias Frisk'in yaptığı tasarımları beğeniyorum.

Burial Invocation'ın da ön planda olman Subjugation'ı ikinci planda bırakıyor mu? Bu iki gruba hangi mesafede yaklaşıyorsun?

Ön plan/ikinci plan gibi düşünmüyorum, Subjugation kurulduğunda Burial Invocation henüz tekrar kurulmamıştı ve Subjugation bir yan proje olarak değil, normal bir grup olarak kuruldu. Tarzlar birbirinden oldukça farklı olduğu için ortaya çıkan fikirlerin Subjugation için mi, yoksa Burial Invocation için mi olduğu en baştan belli oluyor. Konser/kayıt takvimlerini önceden her iki tarafla da konuşarak ayarladığım için pek sıkıntı yaşanmıyor.

Funeral Pyre Of Mankind hakkında bilgi alabilir miyiz? Bu topluluğu nasıl bir gelecek bekliyor?

Funeral Pyre Of Mankind, 2012 yılında Sakatat'tan Onur ve Radical Noise'dan Serdar ile Ekkaia, Ictus, Tragedy tarzı karanlık crust punk yapmak için kurduğumuz bir gruptu. funeralpyrecrust.bandcamp.com adresinden dinlenilebilen bir kayıt yaptık ve Fransa'dan Odyssey ve All I Need, İstanbul'dan Lecture ve No Peace of Mind'ın olduğu bir konser verdik. Farklı şehirlerden gelip prova yapmanın yoruculuğu, kayıttan pek memnun kalmamamız sebeplerinden ötürü bu grup şu anda aktif değil, ama ileride ne olur bilinmez.

Grindcore / death metal tarzında son dönemlerde dinleyip beğendiğin ve bize tavsiye edebileceğin yerli ya da yabancı çalışmalar hangileri?

Suffering Mind - s/t "Formatography", Death Toll 80k - "Harsh Realities", Archagathus - "Dehumanizer", Internal Rot - "Mental Hygiene", Miasmal - "Cursed Redeemer", Vanhelgd - "Relics Of Sulphur Salvation", Emptiness - "Nothing But The Whole", Dead Instrument - "See Through Negative" 7", Lie In Ruins - "Towards Divine Death", Vallenfyre - "Splinters". Yerli gruplardan Neglected'ı kesinlikle tavsiye ediyorum, bence son yıllarda Türkiye'den çıkmış en önemli kayıt. Hellsodomy ve Decaying Purity'nin yeni kayıtlarını da çok beğeniyorum.

İçkiyle aran nasıl? Klasik bir sorumuz var bizim; hiç unutamadığın bir içki anını bizlerle paylaşabilir misin?

Yüksek alkollü içkilerle pek aram yok açıkçası, ama bira denildiğinde grupça aklımız çıkıyor; pale ale'lar, hefeweizen'lar derken provada yazdığımız şarkıları unutuyoruz 🙂 Tonlarca anımız var ama sanırım burada anlatmaya utanmayacaklarım oldukça az sayıda. İlk Subjugation konseri öncesinde yakın bir arkadaşımızın dozu kaçırıp Küçükesat'ta araç yolunun ortasında namaz kılmaya (???) başlaması, akabinde trafiğin durması ve malum kişiyi yoldan çekmeye çalıştığımda taksicilerin bana tepki göstermesine hala gülüyorum. Sonrasında İstanbul'dan gelen grupları ağırlayan arkadaşın evine gittik ve sanırım Mr. Mantis'in uyku tulumlarında uyuduk, onlar ise ayazda açıkta yattılar. Pardon haha!

Rock Vault Zine'e göz attığında neler düşünüyorsun, fikirlerini alabilir miyiz?

Rock Vault'u Nettlethrone zamanlarından beri biliyorum, diğer webzine'lere nazaran daha ekstrem/yeraltı gruplara yönelmenizi takdir ediyorum. Malum, çoğu site Blabbermouth ve Decibel haberlerini Türkçe'ye çevirip Nuclear Blast/Century Media gruplarının YouTube videolarını paylaşmaktan ibaret. Rock Vault'a kısa bir göz attığımda ise Nader Sadek, Disturbance Project gibi ilgimi çekecek grupları hemen görebiliyorum.

Sorularımız bu kadar. Herhangi bir konuda ekleyeceklerin var ise son söz sende...

Bize yer verdiğiniz için sonsuz teşekkürler! 15 Mart'ta Peyote Nevizade'de Byzantion Records'un düzenlediği ve yerli/yabancı birçok yeraltı grubunun çalacağı festivalde yer alacağız, kaset ve plaklar da satışta olacak. Yeraltı sahnesi ve punk & türevleri ile ilgilenen herkesi davet ediyoruz. Son söz; daha çok Bolt Thrower dinleyin!!

BAĞLANTI NOKTALARI:

www.facebook.com/subjugationgrind
www.subjugation.bandcamp.com/album/torn-apart
www.everydayhate.bandcamp.com/album/edh063-split-7ep